İlk Türk Devletlerinde Toplum Yapısı
İlk Türk devletlerinde toplum yapısı, genellikle göçebe ve savaşçı bir yaşam tarzına dayanıyordu. Bu devletlerde toplum, aile ve kabile birimleri üzerine kurulmuştu.
İlk Türk Devletlerinde Toplum Yapısı Özellikleri
İlk Türk Devletlerinde Toplum Yapısı özellikleri:
- Aile ve Kabile: İlk Türk toplumlarında aile ve kabile, temel toplumsal birimlerdi. Aile, Türk toplumunda önemli bir rol oynuyordu ve aile bağları güçlüydü. Kabile ise birçok ailenin bir araya gelerek oluşturduğu bir topluluktu. Kabile, hem sosyal hem de siyasi bir birim olarak işlev görüyordu.
- Sosyal Hiyerarşi: İlk Türk toplumlarında sosyal hiyerarşi, genellikle savaşçılık yeteneklerine dayanıyordu. Savaşçılar, toplumda en üstte yer alıyor ve saygı görüyordu. Diğer meslek grupları ise savaşçıların koruması altında yaşamaktaydı. Bu nedenle, savaşçılar toplumda özel bir statüye sahipti.
- Şamanizm: İlk Türk toplumlarında yaygın olan din, Şamanizm’di. Şamanlar, toplumun dini liderleri ve aracıları olarak kabul ediliyordu. Şamanlar, doğaüstü güçlere sahip olduklarına inanılıyor ve toplumun ruhani ihtiyaçlarını karşılıyorlardı. Şamanizm, toplumun sosyal ve kültürel yapısını derinden etkiliyordu.
- Ataerkil Yapı: İlk Türk toplumlarında genellikle ataerkil bir yapı hakimdi. Erkekler, toplumun liderleri ve karar vericileriydi. Kadınlar ise aile içinde önemli bir rol oynuyor ve ev işleriyle ilgileniyordu. Ancak, bazı Türk toplumlarında kadınların da siyasi ve sosyal haklara sahip olduğu bilinmektedir.
- Göçebe Yaşam: İlk Türk toplumları, genellikle göçebe bir yaşam tarzına sahipti. Bu nedenle, toplumun sosyal yapısı da göçebe yaşama uygun olarak şekillenmişti. Göçebe toplumlar, hayvancılık ve tarım faaliyetleriyle geçimlerini sağlıyorlardı. Bu da toplumun ekonomik yapısını etkiliyordu.
Sonuç olarak, ilk Türk devletlerinde toplum yapısı, aile ve kabile birimleri üzerine kurulu, savaşçılığa dayalı bir sosyal hiyerarşiye sahip, Şamanizm’in etkisi altında olan ve göçebe bir yaşam tarzına uygun olarak şekillenmişti. Bu toplum yapısı, Türk kültürünün temelini oluşturan unsurlardan biridir.
İlk Türk Devletlerinde Hiyerarşi Yapısı
İlk Türk devletlerinde toplum yapısına ilişkin ilk bilgiler Orhun Yazıtları’nda bulunmaktadır. Buna göre hiyerarşi şöyledir:
- Oğuş ( Aile )
- Urug ( Aileler Birliği – Sülale )
- Boy ( Uruglar Birliği )
- Bodun – Budun
- İl ( Devlet )
Oğuş (Aile)
Aile toplumun en küçük birimi konumundadır. Ailede genel olarak; anne, baba ve evlenmemiş çocuklardan meydana gelir. Türkçede ”evlenmek” kelimesinin manası ev kurmak ya da ev sahibi olmak anlamına gelirdi. Türk toplumunda kadının, erkekle eşit haklara sahip olduğu ifade edilebilir. Zira Türk kadını, erkeğin gördüğü bütün işleri görür, aile denilen kutsal çatıyı meydana getirirdi. Ayrıca erkekler için tek eşlilik yaygındı.
Urug (Aileler Birliği – Sülale)
Türk toplumunda ailenin birleşmesinden Urug meydana gelirdi. Aileler birliği anlamına gelen urug, genellikle birbirine yakın akrabalık bağıyla bağlı olan ailelerden oluşurdu. Sosyal ve ekonomik yönden birbirine destek olan aileler birleşerek bir araya gelir, urug ile ilgili kararlar, aile reisleri tarafından ele alınır ve uygulanırdı. uruglar, bağımsız bir yapı olmayıp, siyasi yönden bir boyun parçası idiler.
Boy (Uruglar Birliği)
Urugların birleşmesi ile boy meydana geliyordu. Boy, siyasi bir nitelik taşır ve başında bey bulunurdu. Boy beyleri, başında bulunduğu topluluğu, töreye göre idare ederdi. Boy beylerinin görevi boyun çıkarlarını korumak, adalet ve dayanışmayı sağlamaktı. Boy beyi cesaretli, ekonomik gücü ve doğruluğu ile tanınmış kimseler arasından seçilirdi. Boy beyini, boyu meydana getiren aile temsilcilerinden oluşan bir kurul seçerdi. Her boyun belli toprağı ve askeri gücü bulunurdu. Boylar genellikle soy ve dil birliğine sahiptiler. Ayrıca her boyun özel bir damgası bulunurdu.Birkaç örnek;
Bodun – Budun (Boylar Birliği – Millet)
Boyların birleşmesinden budun ( bodun ) oluşur ve başında yönetici olarak HAN bulunurdu. Han’ ın başkanlığında bir merkezden idare edilen budun, siyasi yönden bağımsız olduğu gibi il’ e de bağlı olabilird. Bodunlar, boyların yakın işbirliği sonucu meydana gelen siyasi topluluktu.
İl (Devlet)
Bodunların ( budun- millet ) birleşmesiyle il ( devlet ) meydana geliyordu. İl, belli bir toprağı, halkı, hukuki düzeni olan siyasi bir topluluktu. İl dağıldığında, onu oluşturan alt birlikler aynen özelliklerini korurlardı. Bu yüzden, Türklerde yıkılan bir devletin yerine yenisini kurmak hiç zor değildi. Eski Türklerde ki bu sosyal teşkilat, Türklerin tarih sahnesinden silinmemesine önemli rol oynamıştır. İlk Türk devletlerinde, Uygurlar hariç, diğer Türk topluluklarında göçebe bozkır hayatı hâkimdi.
Türk devletlerinde toplum ekonomik ve dini özgürlüğe sahipti. Otlaklar ve yaylalar dışında, kişiler sahip oldukları mallarını istedikleri gibi özgürce kullanabilirlerdi. Türk toplumunda soyluluk( asillik ) ve kölelik gibi sosyal sınıflar da yoktur. Çünkü bütün Türkler asildir.