Sırp İsyanı
Fatih Sultan Mehmet döneminde Osmanlı’ya bağlanan Sırplar Milliyetçilik düşüncesiyle Osmanlı’ya karşı ayaklanan ilk azınlık olmuştur.
Nedenleri:
- Osmanlı Devleti’nin askeri gücünün yitirilmeye bölgede oluşan otorite boşluğu
- Bölgede Osmanlı bürokratlarının ve askerlerinin tutumu ve vergilerin ağırlaştırılması
- 1789 İhtilali’nin ardından yayılan ulusçuluk akımını Sırpların benimsemesi
- Rusya ve Avusturya’nın kışkırtması. Özellikle Rusların, Slav asıllı tüm halkları kendi yönetimi altına toplama hedefini yani Panslavizm ile Sırp, Bulgarlar, Hırvatlar, Slovenler, Lehler, Çekler, Ukraynalılar Karadağlıları ortak bir idarede birleştirmek istiyordu. Sıcak denizlere inme planı doğrultusunda Balkanlarda bulunan Slav topluluklarını el altından destekleyip kışkırttı.

Tüm bu nedenlerin etkisiyle Sırplar ilk kez 1804 yılında Osmanlı Devletine karşı ayaklandılar. İlk başta mahalli bir isyan olarak ortaya çıktı. Fakat Kara Yorgi bu isyanı ulusal bir isyana dönüştürmeyi başardı. Çete savaşlar halinde devleti uğraştıran bu isyan Rusya’nın askeri yardımıyla da güç buldu. Nihayetinde Osmanlı ile Rusya arasında vuku bulan 1812 Bükreş Antlaşması ile Osmanlı, Sırplara imtiyazlar vermek zorunda kaldı. Aynı yıl Napolyon’un, Moskova Seferi’ne çıkması Bükreş Antlaşması’nın uygulanmaması ve isyanın kontrol altına almasına imkan verdi.
Bundan sonra Miloş Obronoviç önderliğinde Sırplar bir kez daha ayaklandı. Fransızları yenen Rusların bu meseleye daha güçlü bir şekilde ilgilendiler. Bunun neticesinde Edirne Antlaşması imza edildi. Bu antlaşma ile Sırbistan yarı bağımsız hale geldi ve Miloş Obronoviç Sırp prensi ilan edildi. Daha sonra 1878 Berlin Antlaşması ile de Sırplar bağımsız bir devlet olacaklardır.