Osmanlı Devleti’nde İktisadi Anlayış

Osmanlı Devleti’nde iktisadi anlayış, Türk gelenekleri ve İslam kültürü temelinde yatmaktadır. Eski Türk devlet geleneklerine göre hükümdarın adil olması, halkını doyurması, giydirmesi, koruması gerekliydi. Diğer taraftan Osmanlı her ne kadar şeriat devleti olmasa da şeriatı referans alan bir devletti. Bu yüzden halkını Rabbinin emaneti olarak görür ve halkı rahat ettirmeye çalışırdı. Müslüman ve gayrimüslimi eşit görür ve eşit davranırdı. Azınlıklara dinlerini, dillerini ve kültürlerini serbestçe yaşama hakkı verirdi. Bu durumun tesiriyle azınlıklar kültürlerini günümüze kadar koruyabilmişlerdir. Osmanlı Devleti’nin hizmetinde bulunan gayrimüslimlere zımmi denmekteydi.

Osmanlı Devleti’nde İktisadi Anlayış

Sonuç olarak Osmanlı temelde halkın refahını istese de, kendi otoritesini sarsacak kişisel zenginliğin de önüne geçici uygulamalarda bulunmuştur.  Mesela İslamiyet’te piyasa serbest olsa da Osmanlı Devleti’nde değildi. İsteyen istediği fiyattan mal satamazdı. Ürünlerin fiyatları kadı tarafından sicil defterine kaydedilirdi. Kimse belirtilen fiyatın dışına çıkmazdı. İşte bu sisteme Narh denirdi. Bu sistem Osmanlı’nın son dönemine kadar devam etti.

Osmanlı Devleti’nde iktisadi anlayış ile uygulamak istenen üç ekonomik sistem vardı. Bunlar iaşe, gelenekçilik ve fiskalizm‘dir.

Benzer İçerikler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir