Karadeniz’in Türk Gölü Olması; Amasra, Tabzon, Kırım Seferleri
İstanbul’un ele geçirilmesiyle ticaret yollarındaki hâkimiyet Osmanlı’ya geçmişti. Ancak denizlerde Ceneviz ve Venedik üstünlüğü devam ediyordu. Amasra’da bulunan Cenevizlilerin faaliyetleri özellikle denizde Osmanlı gemilerine sıkıntı yaşatıyordu. Söz konusu durumu halletmek için Fatih,1459 yazında Amasra üzerine yürüdü ve burası savaşsız bir şekilde ele geçirildi. Bölge Bolu sancağına bağlandı. Buradaki halk iskan politikası doğrultusunda İstanbul’a gönderildi. Ayrıca Fatih genel olarak seferlerindeki hedefleri gizli tuttuğu için Candaroğlu seferin kendisine yapıldığını sanıp iç bölgelere çekilmiş. Seferin Amasra üzerine yapıldığını anlayınca memnun olup, Osmanlı’ya hediyeler göndermiştir. Dördüncü Haçlı seferinde yaşanan baskın yüzünden Comnenos ailesi İstanbul’u terk etmek zorunda kalınca Trabzon’a yerleşiyor. Bölgede Türk aşiretleriyle sık sık mücadele içinde olsa da varlığını muhafaza etmeyi başarmıştır. Fakat Fatih’in hedefine girdiklerini anlayınca Uzun Hasan ile ittifak meydana getiriyorlar. Bununla da yetinmeyip David’in Avrupa’ya gidip destek sağlamaya çalışmıştır. Bu karışık ortamda vergi vermeyi de kesmişlerdir. Mehmet burayı hem karadan hem de denizden kuşatmayı planlıyor. Mehmet harekete geçince Uzun Hasan seferin kendisi üzerine yapılacağını sanarak Saruh Hatun’u Fatih’i vazgeçirmeye gönderiyor. Fatih’in anne diye hitap ettiği bu kadınla görüşmesinin ardından artık Akkoyunlu devre dışı kalıyor. Neticede Trabzon’u ele geçirip halkı İstanbul’a iskan ediyorlar. Kısa zaman sonra David Uzun Hasan ile mektuplaştığı gerekçesiyle 4 oğluyla beraber öldürüldü.
1461’de Trabzon 1475’te Kırım’ın fethiyle Karadeniz bir Türk gölü haline geldi. Bu sayede İpek yolunun tüm denetimi Osmanlı’ya geçti.